Biyomedikal Mühendisliği tıp ve biyoloji gibi yaşayan organizmalarla ilgilenen bilimlerle, mühendislik, matematik, fizik gibi fen alanındaki bilimlerin birleşiminden oluşan, disiplinler arası bir çalışma alanıdır. Son yıllarda, mühendislik ve tıbbi bilimler arasındaki kopukluğu ortadan kaldıran bu disiplinler arası yaklaşım sayesinde mühendislik ve sağlık bilimleri uzmanlarından oluşan gruplar birlikte araştırma ve geliştirme çalışmaları yürütmektedir. Mühendislik ve tıp bilimlerinin birlikteliği, bilimde ve sağlık sektöründe büyük başarıyla uygulanmaktadır.
"Biyo", kelime anlamı olarak "yaşam" demek olduğundan Biyomühendislik yaşamın girdiği her alanda kendisini hissettirmektedir. Burada "yaşam"dan kastımız canlı varlıktır. Mühendislik araştırma yöntemleri, canlılığın olduğu her araştırma alanına, biyomedikal mühendisliği aracılığıyla uygulanabilir. Tıp alanında genetik, biyoişaretleme, aşı ve ilaç üretimi ve tasarımı; temel tıbbi araştırma alanında kök hücre, gelişim biyolojisi, doku mühendisliği; tarım konusunda tohum üretimi, verimlilik artırımı; enerji konusunda biyoyakıt; gıda konusunda üretim, geliştirme, fonksiyonel gıdalar; çevre konusunda atıkların faydalı bir şekilde geri dönüştürülmesi biyomühendislerin aktif bir şekilde rol alacakları alanlar arasındadır.
Neden Türkiye´de Biyomedikal Mühendisliği Bölümü?
Türkiye, sağlık hizmetlerinin kalitesi açısından dünyadaki önemli ülkeler arasındadır. Günümüzde Avrupa´nın pek çok ülkesinden ülkemize sağlık hizmeti almak amacıyla hastaların gelmesi bunun en önemli göstergelerindendir. Ülkemizin bu alanda cazibe merkezi haline gelmesinde tıp eğitiminin kalitesi belirleyici olmakla birlikte hastanelerimizin ileri teknoloji ürünü tıbbi cihazlarla donatılmış olması da bu minvalde oldukça önemlidir. Ülkemizde biyomedikal cihazların kullanımı yaygınlaşmış, bu da beraberinde servis desteğinin artmasını ve yaygınlaşmasını getirmiştir. Bu durumun doğal sonucu olarak da bu hizmeti verecek bilgili, tecrübeli ve nitelikli eleman ihtiyacı doğmuştur. Bu ihtiyacın giderilmesi için son yıllarda birçok üniversitede (devlet ve özel) Biyomedikal Mühendisliği bölümleri ya da meslek yüksek okulları açılmıştır.
Biyomedikal alanında teknolojik gelişmelerin yakından takip edilmesi ve Türkiye´deki araştırmaların son derece güncel teknikler kullanılarak gerçekleştirilmesi, bu alanda eğitimin de kalitesini artırmaktadır. Özellikle kanser araştırmaları ve beynin işleyişi merkezli araştırmalarda medikal analiz imkanları son derece gelişmiş durumdadır.
Biyomedikal Mühendisliği Eğitimi
Biyomedikal mühendisliği, yeni teknolojiler geliştirerek insan sağlığına katkıda bulunmayı hedefleyen, dinamik ve çok hızlı gelişen bir mühendislik dalıdır. Başlıca çalışma konuları arasında şunlar sıralanabilir: Kalp pilleri, yapay organlar, diyaliz makinesi gibi tıbbi cihazlar tasarlamak ve üretmek; hastaların durumunu ameliyat ve yoğun bakım sırasında izleyecek elektronik sistemleri tasarlamak ve kurmak; ultrason, manyetik rezonans, röntgen, anjiyo vb. tıbbi görüntüleme sistemlerini tasarlamak ve bunların üretiminde belirleyici olmak; dolaşım, sindirim, solunum, sinir vb. fizyolojik sistemlerin sayısal olarak incelenmesi için matematik ve bilgisayar modelleri gerçekleştirmek; çeşitli tedavilerde kullanılacak yeni biyomalzemeler tasarlamak ve malzemelerin kullanılabilirliğini test etmek; mühendislik dalları ile ilgili yeni teknikleri tıbba uygulamak; hastanelerdeki tıbbi cihazlarla ilgili teknik servis, danışmanlık ve diğer sorumlulukları yerine getirmek.
Günümüzde yetişmiş elaman ihtiyacının en yüksek olduğu alanlardan biri Biyomedikal Mühendisliğidir. Lisans eğitimini Elektrik-Elektronik, Makine, Bilgisayar, Kimya ve Malzeme mühendisliklerinde bitiren öğrenciler, yüksek lisans eğitimlerine Biyomedikal Mühendisliği programlarında devam edebilirler. Biyomedikal alanı, ülkemizde lisansüstü eğitimde öncelikli konular arasında bulunmaktadır ve bu nedenle eğitim bursu olanakları oldukça fazladır.
Adaylarda Aranan Özellikler ve İş İmkânları
Türkiye´de eğitim vermekte olan tüm mühendislik bölümlerine girişte gerekli eğitim alt yapısını, matematik ve fen bilimlerindeki düzey belirlemektedir. Ayrıca analitik düşünme, mekanik sistemlere ve matematiksel ifadelere yatkınlık ile üç boyutlu düşünebilme yeteneği dört yıllık mühendislik eğitiminde önemlidir. Bu özellikler ayrıca mühendislik bölümlerinde eğitim süresince öğretilen matematik, fizik, kimya gibi temel bilimler ve statik, malzeme, mukavemet, dinamik, akışkanlar mekaniği, termodinamik, ısı iletimi, otomatik kontrol gibi mühendislik derslerinde kolaylık sağlar.
Yüksek lisans eğitiminde ise, başvurulan bölüm mezuniyet alanından farklı ise, örneğin Makine Mühendisliğinden gelen bir adayın Endüstri ya da Biyomedikal mühendisliğine başvurması halinde bir yıllık (genelde 6 ile 8 ders arasında değişen) bilimsel hazırlık eğitimi alınması gerekir.
Dünya ticaretini ve teknolojiyi yönlendiren iki önemli alandan biri savunma sanayisi diğeri ise sağlık sektörüdür. Yakın zamana kadar sağlık sektöründe Biyomedikal mühendislerine duyulan ihtiyaç, Elektrik-Elektronik, Makine, Üretim ve Kimya mühendisliği gibi yakın branşlardan sağlanırken, artık konusunda uzman Biyomedikal mühendislerine duyulan ihtiyaç oldukça artmıştır. Biyomedikal mühendisleri, sağlık sektörünün her kademesinde çalışabilirler. Tasarım, üretim, pazarlama, araştırma-geliştirme ve kalibrasyon konularında uzmanlık sahibi olmaları sayesinde hastanelerden protez üretimine, ilaç sanayisinden tek kullanımlık tıbbi ürünlere kadar çok geniş bir alanda iş bulma olanakları vardır. Biyomedikal Mühendisleri sağlık kuruluşlarında çalışabilecekleri gibi sağlık kuruluşlarına hizmet sunan üretici ve tedarikçi firmalarda da iş bulabilirler.
Kaynak: https://www.iskur.gov.tr/